Yazının Son Güncellenme Tarihi 17/02/2024 by .
Avrupa’da, özellikle Almanya’da yaşayan Türkler, Almanya’da boşanma davası açabilmek için bir yıl ayrı yaşama şartı olduğundan Türkiye’de boşanma davası açmayı düşünmektedir. Avrupa’da yerleşik kişiler için Tükiye’de dava açmanın artılarını ve eksilerini değerlendirelim:
| Türkiye’de dava açmanın faydaları | Türkiye’de dava açmanın zararları |
| 1-Bir yıl ayrı yaşama şartı yoktur | 1-Velayet konusunda Türk mahkemelerinde kadın eş yönünden büyük bir sıkıntı yoksa velayetin anneye verilmesi yönünde karar çıkar. Avrupa’da çıkan kararlar iki taraf yönünden daha detaylı bir değerlendirme yapar. |
| 2-(Almanya İçin) 15.000 euro civarında zikredilen yargılama masrafları yoktur | 2-Nafaka, tarafların Almanya’da edindiği gelir dikkate alındığında gayet düşük çıkar |
| 3-Avukatlık danışma ücretleri düşüktür | 3-Tazminat (Almanya kriterlerine göre)düşük çıkar |
| 4-Kadın yönünden nafaka süresizdir | 4-Yargılama uzun sürer |
| 5-Yurt dışında aldığınız kararı Türkiye’de tanıtmanız gerekmez | 5-Özellikle erkek eş bakımından örneğin altın davalarında şahitle ıspat olmayacağı düşünülmektedir. Altın davası ve boşanma davasında bir çok hususta şahitle ıspat geçerlidir ve Türkiye’de nasılsa resmi bir kanıt yok hiç aleyhimde hiç bir şey ıspatlayamazlar diye düşünürken tamamen kusurlu oldukları yargı önünde ıspatlanabilir |
| 6-Eşler arasındaki alacak verecek ve altın konularında şahitle ıspat geçerlidir | 6-Şahitler yurt dışındaysa duruşmada dinlenilmesi için kişi başına 250 euro istinabe masrafı yatırılması gerekmektedir ayrıca gelen evraklar için burada da (OCAK 2024 için) 1500 TL tercüman parası ödenmesi gerekmektedir. Veya şahitlerin dinlenmesi için şahitleri Türkiye’ye duruşma tarihinde getirilmesi gerekmektedir. (Tükiye’de soru kağıdı gönderilmesi uygulanmamaktadır) |
| 7-Avrupa’da yaşayanlar genelde Türkiye’de mal edindiklerinden Tükiye’deki mallar için boşanma ile eşzamanlı olarak mal rejimi tasfiyesi davası açılıp tedbir konulabilmektedir. | 7-Erkek eş bakımından: karısının kendisini aldattığı veya kendisine hakaret ettiği gerekçesi ile dava açıyorsa, Türkiye’de kadın aldatınca veya hakaret edince takdir edilen tazminat, erkek aynılarını yapınca takdir edilecek tazminattan düşüktür. Yani karım beni aldattı diye dava açıp astronomik tazminat alacağınızı düşünmeyin. |
| 8-Kadın eş yönünden: Velayet genelde kadına verilir. | 8-Türkiye’de ortak velayet şu an için anlaşma halinde verilmektedir. Mahkemenin yargılama sonucu takdir edeceği velayet, çocuğun ya anneye ya da babaya verilmesi şeklinde olacaktır. |
| 9-Dava Türkiye’de görülse de ekonomik sosyal durum araştırması ikametin olduğu ülkede yapılır ve bu ülke ile yazışma masrafları çıkar. Bu araştırma yapılmaksızın da dava bitmez. Yine dava için kullanılacak her evrakta mahkemenin tercümanına ödenecek masraf çıkar. |
- Türkiye’de hakim nafakayı ve tazminatı belirlerken Avrupa’daki yaşam standartlarını değil Türkiye’deki yaşam standartlarını dikkate alır. Bu erkek eş için iyidir.
Kadın aleyhinde tazminat verilecek bir durum varsa aynı şeyi yapan erkeğin mahkum edileceği tazminattan daha azına mahkum ediliyor. Müvekkillerimizden “karımdan alacağım tazminatı hayır kurumlarına bağışlayacağım” diyenler mevcut. Bu durumda hayır kurumunu çoğul kullanmalarının çok da mantıklı olmadığı anlaşılmaktadır. Eğer karısından astronomik tazminat bekletinsi olan varsa ; haklılık konusunda kadın lehine pozitif ayrımcılık yapılmasını istemeyen erkek varsa Almanya’da boşansın. Türkiye’de bu beklentiler karşılık görmeyecektir.
Çocuklar, annede ağır bir akıl hastalığı yoksa genelde anneye veriliyor. Anlaşmalı boşanmada taraflar ortak velayet üstünde anlaşırsa ortak velayet veriliyor aksi halde mahkeme ortak velayete karar vermiyor
- Türkiye’de kadın için süresiz nafaka veriliyor. Almanya’da süresiz nafaka verilmiyor. Bu nedenle çocuklar ve kadın için Almanya’da nafaka takibi yapılıp Almanya’daki nafaka kesildiğinde Türkiye’de nafaka davası açılası mantıklıdır.
- Erkekler için: Burada eşler arasındaki davalarda şahit ile ispat mümkündür. Türkiye’de dava açmak isteyen Avrupa kökenli beylere eşiniz sizin hakkınızda ne iddialarda bulunacak dediğimizde “o hiç bir şey ıspatlayamaz” şeklinde çıkışlar yapmaktadırlar. Yargılama başladığında da erkek eşin dediğinin aksine kadının gerek şahitleriyle gerek belgeleriyle erkek aleyhinde fazlasıyla boşanma vakıası ıspatladığı görülmektedir. Eşler arasındaki Ziynet eşyası davalarında da şahitle ispat mümkündür. Kadın erkeğin kumar oynadığını da şahitle ıspatlayabilir. Ayrıca kadın taraf şahitlerini genelde daha iyi örgütler ve duruşma tarihinde mahkemede hazır eder.
- Erkekler bu yola “o hiç bir şeyi ıspatlayamaz nasılsa” şeklinde düşüncelerle çıktıklarından şahitleri organize etme konusunda eksik kalmaktadırlar. Şahitler Türkiye’de dinlenilmediği takdirde emsal bir davamızda Almanya ile 32.000TL yazışma ücreti çıktığı göz önünde bulundurulmalıdır. Temmuz 15 ile Eylül 1 arasında da Türkiye’de adli tatilden ötürü duruşma açılmamaktadır. Yani Almanya’daki şahitler Türkiyeye adli tatilde gelirse ifade verme imkanları olmayabilir. Yine Türkiye’ye gelen şahit, ifadesini tatil yöresinde değil davanın yürüdüğü mahkemede vermek durumundadır.
- Bütün bunlara rağmen Almanya’ya göre düşük avukatlık ücreti ve mahkeme masrafları ve bir yıl bekleme şartının olmaması davayı Türkiye’de açmayı cazip kılmaktadır.
- Kadın eş çok ciddi ve açıkça kanıtlı şekilde eşini aldatsa da talebi halinde yargılama boyunca tedbir nafakası alma ihtimali vardır.
- Kadın eş Almanya’da yaşıyorsa ve o ülkede yaşamak için kendisine yetmeyecek bir geliri varsa sırf Almanya’da geliri olduğu için Türk mahkemesinde kendisine nafaka bağlanmayabilir.
- Yine her hususta kadın lehine pozitif ayrımcılık yapıldığından kadınlar açısından Türkiye’de boşanmak cazip duruma gelmektedir. Erkek aleyhinde kusur ıspat edildiğinde tazminat çıkmaktadır.
